Bir çok Belediyede Bürokrat olarak çalışan Nilgün Sevdiren, Serhat Yaşam Dergisi sahibi Erkan Sarıkaya’ya İstanbul’da çalıştığı ilçe Belediyeleri ve emekli olmadan önce en son çalıştığı Kars Belediye Başkan yardımcılığı görevleri ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.
Serhat Yaşam: Nilgün Sevdiren kimdir? Bize bürokrat olarak çalıştığınız Belediyeleri ve kendinizi anlatır mısınız?
Nilgün Sevdiren: 1964 Kars Bülbül Mahallesinde doğdum. Evli ve iki çocuk annesiyim. İlk, orta ve lise eğitimini Kars’ta tamamladım. Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme bölümü mezunuyum.1988 yılında Kars Belediyesi Hesap İşleri Müdürlüğü’nde görev hayatına başladım. 1989-1992 yılları arasında Kartal Belediyesi Hesap İşleri Müdürlüğü’nde görev yaptım. 1993-1997 yılları arasında Maltepe Belediyesi Hesap İşleri Müdürlüğü’nde görev aldım. Maltepe Belediyesi o dönem Kreşleri kapattığı için oğlum için Kreş sorunu yüzünden Kadıköy Belediyesi’nde kreş olduğundan oraya geçtim. 1997-2009 yılları arasında Kadıköy Belediyesi bünyesinde sırasıyla satınalma Müdürlüğü, Veteriner Müdürlüğü ve İşletme Müdürlüğü’nde görev yaptı. Gerçekten Kadıköy Belediyesinde diğer Belediyelere göre kurumsalığı gördüm. 2009 yılında kurulan Ataşehir Belediyesi Emlak ve İstimlak Müdürlüğü’nde çalıştıktan sonra Maltepe Belediyesi Mali Hizmetler Müdürü göreve devam ettim. 2018 Nisan ayına kadar ondan sonra emekliliğe kara vermişken o dönem Maltepe sahilinde bir etkinlikte Ayhan Bilgen ile yaptığım görüşmede bana beraber çalışmayı önerdi. 2019 yerel seçimlerden sonra Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen’in daveti üzerine Kars Belediye Başkan yardımcılığı görevini üstlendim.
Serhat Yaşam: Kars Belediyesinde çalışma sürecini ve yaşadığınız sıkıntıları bize anlatabilir misiniz?
Nilgün Sevdiren: Kars Belediyesinde 11 aylık bir çalışma sürecim oldu. İlk başladığımızda her gün alacaklılar kapıya geliyordu. Büyük bir borç yükü bırakılmış Kars Belediyesine. Personelin kağıt, kalem alacak parası yoktu. Su abonesi alacakları vardı, vergi alacakları vardı, binalar yapılmış ama imara uygun yapılmamış ruhsatları verilmemiş hepsi stok olarak Belediyenin üzerine kalmış. O dönen bir Belediye Başkan yardımcısı İçişleri Bakanlığından gelmişti, bir Başkan yardımcısı Muş’tan gelmişti, meclis üyeliğinden Başkan yardımcı olanlar var Ayhan Bilgen birliği sağlamıştı. Başkan Bilgen, her sabah 5 Belediye Başkan yardımcısı ile toplantı yapıyordu. Gün içinde hangi müdürlükte ne işlem olmuş ne sorun var nasıl çözebiliriz. 5 Belediye Başkan yardımcısı ile birlikte o gün yapılacaklar planını yapardık. Kars’ın mimarı yapısı bozulmuş.Eski Ruslardan kalan yapısında bir caddeden girdiğinizde diğer caddeden çıkardınız. Gelmiş geçmiş bütün Belediye Başkanları hiç bir mimarı yapıya bakmadan her tarafa açmış. Bu şekilde olunca alt yapı üst yapı sorunları var. Otobüsler konulmuş, dolmuşlar konulmuş ama dolmuşlar nereye gidiyor parasını kim alıyor Belediyenin kasasınamı giriyor hiç bir şey ortada yok. Daha önce Belediyeye Sayıştay girmemiş, müfettiş girmemiş. Önceki dönem Belediye Başkanı Murtaza Karaçanta döneminde bazı mafya olayları oluyor, müfettiş talep oluyor ama müfettiş gelmeden seçim oluyor. Seçimde Ayhan Bilgen gelince her şeyi kucağında buluyor. Kars Belediyesinde gibi bir Belediyede olması gereken Norm kadro maksimum 350 personel olması gereken bir Belediyede 820 taşeron personel alınmış. Kars Belediyesinde toplam 970 çalışan personel bulunuyordu. 150 personel kadrolu memur bunların 70 tanesi Bürokrat 80 tanesi işçiydi. Kars’ta kışın yol yapılmıyor, kaldırım yapılmyor, kanalizasyon yapılmıyor personel o zaman ne iş yapıyor. Bunların maaşlarıda ödenmemişti. Malesef Kars Belediyesi işçi fazlalığı büyük bir yük olmuştu. Dolmuşlar için ilk defa düzene koyup ihale yaptık. Malesef orada mafyanın müdahalesi yüzünden iki defa ertelemek zorunda kaldık sonunda ihaleyi yaptık. İhalede otobüslerinin yenilenmesi şartını koyduk. Otobüslerden gelen para ile yol yapılıyordu. İmar planı için çalışma yaptık. Biz bu çalışmaları bitirdik Kars Belediye Başkanlığını kayyum atandı.
Serhat Yaşam: Kars Belediye Başkan yardımcılığı yaptığınız dönemde yaptığınız gözlemler ile sizce Kars ilinin gelişimi için neler yapılabilir?
Nilgün Sevdiren: Bülbül Mahallesini ikiye bölmüşler. Bülbül Mahallesi ve Şehitler Mahallesinde mimari yapıya aykırı şekilde yüksek binalar yapılmış ve binalar birleştirilmiş. Eskiden oralarda hayvancılık yapılırdı şimdi bahçelerinde bir ağaç bile yok. Kentleşme yapalım derken apartmanları getirip mahalleye koymuşlar. İnsanlar kapıya çıkıp sohbet edemiyor. Kentin mozaiğinde bozmuşlar. 80 bin kişinin yaşadığı Kars şehir merkezinde insanlar apartmanlardan inip komşuları ile sohbet edemiyor. 80 bin insan birbirinden kopuk yaşıyor. İnsanlar bir araya gelsin diye parklar yaptık. 1986 yılında Aras nehri kenarında park vardı içinde sanatçılar konser verirdi şimdi park yeri var ama parkı yok etmişler. Kent 1980-1990’li yıllardaki yapılarla kalmış. Kazım Karabekir caddesindeki 1986’da gezdiğim kaldırımlar hala duruyor değiştirilmemiş. Taşlar kaldırılıp yenisiyle değiştirememişler Ayhan Bilgen bir şeyler yapıyordu şimdi kayyum geldi ne değişti. Kars’ın mozaik yapısına dokunmadan değişim yapılmalıdır.
Serhat Yaşam: Kars’ta merkezi hükümetin yatırımlarını yeterli buluyor musunuz? Kars’ta turizm potansiyelinin gelişmesi için neler yapılabilir?
Nilgün Sevdiren: Devlet Kars’ın gelişimi için hiçbir şey yapmamış bu net görülüyor. Doğu Ekspresi bölgeye dolu olarak gidiyorsa bu organizasyon firmalarının katkıları ile oluyor. Bunda Belediyenin ve devletin bir katkısı yok. Kars’ın kışı güzel ama yazı güzel olamıyor. Çünkü yazın hayvancılık var. Malesef Kars merkezde çok sayıda hayvan ahırı bulunmaktadır.
Serhat Yaşam: Kars’ın gelişmesi için sizce öncelikli neler yapılabilir?
Nilgün Sevdiren: Çok sayıda Karslı iş adamı var. İş adamlarımızın Kars’ın gelişmesi için bölgeye yatırım yapması lazım. Büyükşehirlerde olan mevzuat Kars şehir merkezinde de var. Örneğin İstanbul’da Dernekler öncülük yapıp iş adamlarımızı Kars ilimize yatırım yapmasına öncülük yapsa ne kadar iyi olur.
Serhat Yaşam: Daha önce bir Derneğin Başkan vekilliğini yaptınız. İstanbul’daki STK’lar bölgeye bir faydaları var mı?
Nilgün Sevdiren: Derneklerin bölgeye hiçbir faydaları yok. Ben Derneklerde yer aldığımda Kars, Ardahan ve Iğdır için ne yapabiliriz asıl amacımız bu olmalı. Memlekete ne yapabiliriz Dernek elbise göndermek değil, okula kalem defter göndermek değil bizim kuruluş amacımız biz oraya ne yapabiliriz. Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir, Ardahan’da bir tekstil atölyesi açtı 150 kişi çalışıyor. STK’ların amacı bu olmalıdır. Derneklerin amaçlarını sorduğumuzda İstanbul’daki hemşerilerimizi bir araya getirip dayanışma geceleri yapmak, kültürlerini tanıtmak olduğunu söylüyorlar. Oysa Derneklerin amacı memleketimize yeniden gidebilir miyiz, orada yeniden yaşayabilir miyiz çocuklarımızı oraya çekebilir miyiz olması gereken amaç bu olmalıdır. Kars Ardahan Iğdır Kadın meclisini oluşturduk. Biz oralara neler yapabiliriz diye konuştuk ama Pandemi süreci bizleri de etkiledi bunu yürütemedik. Memleketimizin başta Gravyer, Çeçil peynir olmak üzere yöresel ürünlerini buraya getirip kendimiz satalım dedik.
Serhat Yaşam: Kars Belediyesi olarak Kooperatif çalışmalarınız vardı bunlardan bahseder misiniz?
Nilgün Sevdiren: Kars Belediye Başkanımız Ayhan Bilgen Kars Bel adında kooperatif kurdu. O kooperatif ile kavılca tohumunu kendimiz ektik. Bizden sonra Kayyum bu kavılca tohumlarını sattı. Kars’tan İstanbul’a Kaz gelmesi gerekirken, biz İstanbul’dan Kars’a Kaz civcivi götürüp köylüye dağıtarak Kaz yetiştirilmesini sağladık. Pandemi sürecinde Ayhan Bilgen İstanbul’dan arabasının arkasına bir firmadan bağış olarak alınan Kaz civcivleri doldurarak Kars’a götürüp dağıttı. Belediye binasının altında İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyükşehirlerden gönderilen gelinlik, Ayakkabı ve diğer giyim eşyalarını ihtiyaç sahibi vatandaşlar gelip alıp gidiyorlardı. Kayyum bu merkezide bizden sonra kapattı. Birkaç ay sonra yeniden açtı ama halka bizim yaptığımız gibi yapmadılar. Biz oraya gelenlerin hiçbir ücret vermeden istediğini alıp kimse görmeden gitmesini sağlıyorduk.
Serhat Yaşam: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Nilgün Sevdiren: 8 Çocuklu bir Ailenin çocuğuydum. Benim Annem tandır yapıp satarak bizi okuttu.4 kardeşim hemşire, 1 tane öğretmen, ben memur oldum ablam memur oldu, bir kardeşimde iş hayatına atıldı. Hiçbir şeyi olmayan bir Anne babanın okuyan çocukları olduk. Çünkü Annem ufku ileriyi görüyordu. Babam okumamızdan yana değildi ama Annem okumamızı istiyordu bunun için elinden geleni yaptı. Bir gün okula gitmeyeceğim dedim eline sopayı alıp ”Evde dantel mi yapacaksın” diyerek sopayla beni okula gönderdi bunun üzerine okulumu aksatmadan devam ettim.